İslâmın en büyük düşmanı İngilizlerdir. İslamiyyeti bir ağaca benzetirsek, başka kâfirler, fırsat bulunca, bu ağacı dibinden keser. Müslimânlar da, bunlara düşman olur. Fekat, bu ağaç bir gün filiz verebilir. İngiliz böyle değildir. Bu ağaca hizmet eder. Besler. Müslimânlar da, onu sever. Fekat, gece kimse anlamadan köküne zehr sıkar Ağaç öyle kurur ki, bir dahâ süremez. Vah vah çok üzüldüm, diyerek müslimânları aldatır. İngilizin, İslâma böyle zehr salması demek, para, mevki' ve kadın gibi, nefsâni arzûlar karşılığında satın aldığı yerli münafıkların, soysuz- ların elleri ile, İslâm âlimlerini, İslâm kitablarını, bilgileri- ni ortadan kaldırmasıdır.
MÜSLÜMANIM diyen her insanın okuması gereken çok derûni bir eser.
Kitabı okudukça her satırında ayrı bir hayrette kalıyorsunuz, İngilizlerin ve İslam düşmanlığının nasıl bir konumda olduğunu görüyorsunuz. İngilizlerin bütün İslâm aleminde takip ettikleri siyasetin temeli ve aslı şunlardır: Parçala, hâkim ol ve dinlerini imha et. Köklü bir çalışma, azim ve sabırla çıktıkları yolda ne yazık ki İslam'a ve İslam fedailerine, İslam yöneticilere karşı muvaffakiyetlerini göstermişler. Onca zaman geçmesine rağmen şuanda da açtıkları yollar kapanmamıştır. Müslüman olarak dinimizi tam manasıyla bilmiyoruz, bilmeyince de yaşayamıyoruz. Bu yüzden de istikametimiz şaşıyor.. Bu kitabı okuduktan sonra İslam dinene olan hassasiyetim kat be kat arttı Elhamdülillah. Herkes kendine addettiği görevi metanet, sabır, azimle yürütürken Müslüman kesimi pasifleştirip köreltmişler. Bizler Müslüman olarak ALLAH {ﷻ} katında TEK VE YEGANE DİN OLAN İSLAM'ı en güzel şekilde KUR'AN-I KERİM ve RESÛLULLÂH {ﷺ}'in hayatından, sünnetlerinden öğrenmeliyiz, yaşamalıyız ve öğretip yaşatmalıyız ki bu kutsal ve son din olan İslam'ın düşmanlarına karşı manevi savaşımızı kazanalım.
Ey İnsan! Gaflet uykusundan uyan. Üzerindeki ölü toprağını at canlı ve dinamik bir şekilde bilinçle yaşa..
Bu eseri herkese okutmalıyız.
Kesinlikle okutulması okunulması gereken bir kitap çok değerli ve bi o kadar da görevini en iyi yapan bir ajan mükemmel itiraflar ve dini İslam'a bağlı olan dedelerimiz ne kadar da onurlu ve alçak gönüllü.
Ey insan! Kendine merhamet et! Aklından gaflet perdesini kaldır! Bâtılın bâtıl olduğunu görerek, ondan kurtulmaya çalış. Hakkın hak olduğunu da görerek ona tâbi ol, sarıl. Vereceğin karar çok büyük, çok mühimdir. Vakt ise çok azdır. Muhakkak öleceksin.
Dünya hayatı çok kısadır. Her günü geçip hayal olmaktadır. Her insanın sonu ölümdür. Bundan sonrası da, ya daimi azab veya ebedi nimetlerdir. Bunların vakitleri, herkese sür'at ile yaklaşmaktadır.
Hempher diyor ki; Büyük Britanyamız çok genişdir. Güneş, denizleri üzerinde doğduğu gibi, yine bu denizlerin üzerinde batar. Devletimiz, Hindistân, Çin ve Ortadoğudaki sömürgelerinde nisbeten za’îfdir.
İngiliz Câsûsunun İ'tirâfları ve İngilizlerin İslam Düşmanlığı ismi çok ilgimi çekmekle beraber sıkıcı olduğunu düşündüğüm bir eserdi.Kitabı okuyunca tam tersi bir durum olduğunu tecrübe ettim.Kitap İngiliz câsusu Hempher'in İslam dünyasına haince sızıp ,İslamiyeti parçalamak ve vehhabilik mezhebini hâin planlarla nasıl ortaya çıkardığını anlatıyor. Kitap üç bölümden